Sanayi Devrimi ile beraber yükselişe geçen karbondioksit oranı son 15 milyon yıllık zamandaki en yüksek oranına ulaştı. Bu ise hiç iyi değil. Bilindiği üzere Dünyamız tartışmaya yer bırakmayacak bir şekilde bir küresel iklim değişikliği/küresel ısınma döneminden geçmektedir. En kaba tabiriyle şu an dünyamız soğuması gerekirken ısınan bir düzen içerisinde. Bu dünya döngüsünün anormalleşmesinde en önemli faktör ise biziz, insanoğlu. Sanayi Devrimi’nden bu yana atmosfere doğal yollar dışında karbondioksit salınmasını artırıcı faaliyetlerde bulunmamız atmosferdeki karbondioksit oranını giderek artırmakta. Artan karbondioksit oranı ile gezegenimizin ortalama sıcaklığı giderek artmakta, bunun etkisiyle buzulların erimesi hızlanmaktadır. Eriyen buzullarla beraber tuzlu sudan oluşan okyanuslara karışan tatlı su, okyanus ve denizlerin tuz oranını değiştirmekte. Bu da Dünya atmosfer olaylarını ve iklimlerini düzenleyen sıcak ve soğuk su akıntılarını etkilemektedir. Sonuç olarak, bu değişimler şiddetli fırtınaların, hortum ve kasırgaların sayısını ve şiddetinin artmasıyla en çok karşılaştığımız sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Kuraklık, çölleşmenin yanı sıra yakın zamanda artan deniz su seviyesi nedeniyle 150 milyon kadar insanın yaşadığı şehirlerden göç etmesi gerekecek. Sibirya gibi bazı bölgelerde eriyen buzulların altında saklı olan metan gazının atmosfere karışmasıyla küresel ısınma giderek şiddetlenecek. Çünkü karbondioksit gibi sera gazı olan metan, karbondioksitten çok daha etkili bir biçimde ısıyı atmosferde tutmaktadır. Bu daha fazla ısınacağımız anlamına geliyor.
Karbondioksit oranının artışının etkileri ile ilgili bu kısa bilgilerden sonra NTV’de yer alan habere göre, Dünya Meteoroloji Ajansı’nın atmosferdeki karbondioksit oranı ile ilgili takip-izleme çalışmalarında Kuzey Yarımküre’deki izleme istasyonlarından gelen veriler karbondioksit seviyesinin insanlık tarihinde kaydedilen en yüksek seviye olduğunu gösteriyor: 400 ppm ve üzeri. Sanayi Devrimi sırasında bu oranın 278 ppm olduğu ve Dünya’da en son bu kadar yüksek bir oranın 800 bin yıldan 15 milyon yıl öncesine değin görülmediğini göz önünde bulundurursak, ne kadar can sıkıcı bir durum olduğunda hemfikir olabiliriz sanırım. Çünkü karbondioksit oranı giderek artmakta. Ve bu oranlar tarih öncesi çağların, insanların yaşamadığı ve hatta gezegenimizin şekillenmeye devam ettiği yılların oranlarına denk gelmeye başladı.
Doğa alarm veriyor. Konuyla ilgili izlediğim belgeselin üzerine bu haberle karşılaşınca, bu haberin ardından “Buzun Peşinde” isimli belgeseli izlemenizi tavsiye ediyorum. Aşağıdaki video bağlantısını, tam da gezegenimizin geçmişinden bugüne karbondioksit oranları ile ilgili bilgilerin paylaşıldığı yerden başlayacak şekilde düzenledim:
Gökhan Atmaca, twitter.com/kuarkatmaca