Uzak bir yıldızdan gelen ışık şüphesiz birçok bilgiyi içerebilir. Bu ışığı inceleyen astronomlar bu ışığın geldiği yöne bakarak orada yaşam olup olmadığına dair tahminler bile yapabilir.
Monthly Notices of the Royal Astronomical Society adlı astronomi dergisinde bu hafta yayınlanan bir çalışma bizim evrendeki yalnızlığımızın geçici olduğunu düşündürmektedir. Eğer insan uygarlığı birkaç milyar yıl içinde yükseldiyse, biz diğer uygarlıklarla dolu diğer gezegenleri henüz görmek üzere olabiliriz.
NASA’nın Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü’nden (İng. STScl) araştırmacılar Hubble ve Kepler gibi galaksilerin, yıldız sistemlerinin ve gezegenlerin nasıl oluştuğu hakkında daha iyi fikirler sunan teleskoplardan gelen verileri incelediler. Bu gözlemler ve bilgisayar modellerini kullanarak araştırmacılar Dünya’nın oluşabilecek tüm Dünya benzeri gezegenlerin ilk yüzde sekizinde olduğunu hesapladılar. Yani oluşabilecek Dünya benzeri gezegenlerin yüzde 92’si henüz daha oluşmadı bile!
Görünüşe göre, evrenin geri kalanına baktığımızda Dünya’nın oluşumu oldukça erkenci ve araştırmacılar akıllı yaşama izin verecek tek gezegenin Dünya olmadığını düşünüyorlar. Yayınlanan makalede, araştırmacılar Peter Behrozi ve Molly Peeples’in belirttiklerine göre, gaz soğuma ve yıldız oluşumunun devam ettiği varsayılarak, Dünya evrende oluşacak benzer gezegenlerin %92’sinden önce oluştu. Bu da şimdiye kadar olan süreçte yüzde sekizden küçük bir aralıkta insanoğlunun evrende var olan tek uygarlık olduğuna işaret ediyor.
Evrende yalnız olmamamız için bu iyi bir yüzde.
Gökhan Atmaca, Bilim Uzmanı (MSc.)
Takip: twitter.com/kuarkatmaca
İletişim: facebook.com/anadoluca
Kaynak:
Popular Science, 23 Ekim 2015.
Görsel, ESO